Araba hızlanınca arkada kalır ay. Sonra birden ay hızlanır, araba yavaşlar. Tekrar gözükür. Bu kovalamaca nasıl sonuclanir?
Sabit olmasını beklediğimiz şeylerin hareketliligi başta bizi ürkütür. Benden de gidebilir, dedirtir. Ama bizimle olan sürekli teması ile hareketli olmasa bize yetişemeyecegini anlarız. Biz de hareket ediyoruz ya, ondan.
Ay nesnesi üzerinden, aslında bir yere çakılmış olan nesne yerine bizim surecimize eşlik eden dinamik bir nesneye ihtiyaç duyarız.
Yuvarlakliga tanık olmak da biraz tuhaf. Sonsuza yürüsen de aynı yere döneceksin. Garip bir sınırlılık ve tanıdıklık içerisinde nefes veriyor insana.