Kitabına göre yaşamak

İlkelere göre, kitabına göre, doğruya göre yaşamak , mümkün olduğunca kendini askıya almak gibi.

‘Ne istediğini , neye ihtiyacı olduğunu ayırt edememenin ve yaşayamamanın belirsiz acısından kurtulmanın bir yolu olarak bir ilkeye göre yaşamak ‘

Bolca yabancılaşma ve çözülmenin eşlik ettiği yaşamda bir mihenk aramak. Bazı yapılar bulduğunu harfi harfine uygular, tembellik etmez, süreç içinde duygusunu da ciddi bir şekilde düzenli tutabilir. Tembellik ancak bir çözülme ile görülebilir. Kendini odaklayamadiginda. İşlevselliğinde bozulma olduğunda.

‘Nasıl yaşayacağımı öğreneyim’ gibi bir şey.

Çünkü başka bir seçeneği yoktur. Bu yapılanmaya sahip kişilerin hikâyelerinde ki yaygın örüntülerden biri birincil nesneleri tarafından ilişki kurulmamış yalnızca ‘kullanılmış’ olmalarıdır. İşlevsel olarak kullanılmış oldukları için ilişkisel olan tek yol içeriden içeriye olan ve dışarıda sadece işlevsel olunan yoldur.

Dışarıda işlev olarak hayata tutunmaya çalışır. İlişkisel ihtiyacını ise fantezileri ile doyurur.

Kitabî olanın dışına çıkmak , tehlikelidir. Orada ne olduğu belli değildir. Böylelikle kişi tanıdık olanın sıkıcılığında kalır.

Gündelik konuşmalarda bile kitâbi bir dil kullanılabilir. Rahattır çünkü. Rahat derken tanıdıktır. Bu yapılanma için rahatlık tanıdık olandan ibarettir.