
‘Babam için tamamen güçlü olmalıyım ve annem için tamamen disiplinli, dürtüsüz, saf olmalıyım.”
Wrumer’in (1981) vaka anlatısında ‘Sonya’nın ağzından’
Sonya, babasının değer sisteminde ‘tanınmak’ için güç, kontrol, hakimiyet, başarı gibi durumları kovalamalı. Bunları yakalamadığında; derin bir utançla, aşağılanmış ve küçümsenmiş olmakla karşılaşıyor.
Sonya’nın annesi ise babasının değer sisteminin neredeyse tam tersi bir sistem inşa etmiş. ‘ Öne çıkmamak, başkalarına öncelik vermek, sessiz olmak, geleneğe bağlı kalmak’ gibi ‘aziz’ denilebilecek bir değer sistemi. Bu hasletleri üzerine alamadığında yine derin bir utançla, ötekini ezici, teşhirci hissedilen olmakla karşılaşıyor.
Biri güce, diğeri saflığa dayalı bu iki değer sisteminin uzlaştırılamayacağını Sonya bir utançtan diğer utanca sürüklenerek yaşamaktadır.
İki sistemin birleşeceği tek nokta Sonya’nın her halükarda kendisinin eksiklikleri ve kusurlarının kocaman bir utanç balonu yaratması.
‘Aristokrat olmak isteyen babası ve aziz olmak isteyen annesi’ arasında Sonya, kendisinin eksik ve kusurlu doğasını örtmeye çalışmak üzerine bir yaşam sürmektedir.
The Mask of Shame (Wurmser, 1981)
Yorum bırakın