Rosenfeld (1971), narsisistik bir organizasyondaki yıkıcı dürtülerin, benliğin her şeye gücü yeten bir parçasını aktive ettiğini ve bu parçanın, daha nesneye yönelik bir nesne ilişkisi kurabilecek olan parçasını ölümle tehdit ettiğini yazmıştır.
Fakat ilgimi çeken; bazen bu parçanın ölümle tehdit etmek yerine daha cezbedici bir biçimde ‘ hızlı ve ideal çözümler sağlamayı vadeden, her şeye gücü yeten yardımsever veya hayat kurtarıcı’ olarak işlediğini söylemesidir.
Bununla birlikte Fairbairn’in (1952) sürekli cezbedici bir umut peşinde koşan libidinal benlik parçası ve ittifak halinde olduğu ideal nesnesini düşündüm.
Rosenfeld’in (1971) bahsettiği grandiyöz işlevli benlik parçası, Fairbairn’İn modelindeki gibi ideal nesnenin peşinde. Belki Rosenfeld’in narsisistik bir organizasyon bağlamında düşünürsek, ideal nesne ve benliğin birbirini içerdiğini de görebiliriz.
Her şeye gücü yeten benlik parçası devreye girdiğinde, uzun süreli olmadan, yaşamın kontrolünü ideal nesneyle olan tatlı füzyona doğru çevirerek onu elde etmek üzerine bir yaşamın peşinde koşar.
Yorum bırakın