
Kişilik, çoğu zaman farklı birimlerin birbiriyle karmaşık bir örüntü izlemesidir. Bazı örüntüler, kişiyi ketleyici, gerçek olarak var olmasını engelleyici halde olabilir.
Bunlardan biri de kişiyi kaybetme korkusu ile ilişkide itaate motive eden bir kişilik organizasyonudur.
Ötekinin, kendi çıkarını düşünmeden kendisiyle ilişki kurma olasılığı çok düşüktür ve hatta yoktur.
Kişi böyle hissettiği için ötekinden kendine gelecek bir tehlike için hep tetikte olmak zorundadır. Bazen bu tehdide karşı kendini ortaya koyabilir ama çoğu zaman da geriye çekilir.
Geriye çekilme, kişi için, tartışmanın, ilişkiselligin olmayacağı izole bir ortam yaratır. Fakat geri çekilme her zaman ilişkisiz kalmayı sağlamaz. Kişi zaten ilişkide kalmak için çok çaba harcar. Fakat ilişkilerinde yan yana gidebilmek için kendisinin ihtiyaçlarını ve isteklerini öne koyabilmesi gerekir.
Kendisine ait şeyleri öne çıkaramadığı için; ötekinin önden gitmesine izin verip, onu takip etmek zorunda hisseder.
Neden öne çıkaramaz? Çünkü ötekinin her zaman manipüle etme riski vardır.
Bu örüntü çok çok zorlayici olabilir.
İlişkisiz kalmamak için kaybetme korkusu ile ötekinin tüm taleplerine ayak uydurmak zorunda hissedebilir kişi.
Bu durum kendisini iyice silikleştirir.
Yorum bırakın