Suçlanacak birini aramak

Hepimiz suçlanacak birini arayarak kendimizi suçluluk, kayıp ve belirsizliğe karşı savunmaya meyilliyiz. Hanna Segal

Hepimiz suçlanacak birini arayarak kendimizi suçluluk, kayıp ve belirsizliğe karşı savunmaya meyilliyiz.
Hanna Segal

Gelişimsel olarak bize besin, sıcaklık, şefkat, sevgi veren kişiye zarar verme potansiyelimizi keşfettiğimizde suçlulukla ilk kez karşılaşırız. Ve yaşanan kaybı ne kadar tolere edebildiğimize göre ruhsal kapasitelerimiz şekillenmeye başlar.

Suçluluk, hayatın sorumluluğunu alabilmekle çok yakından ilişkili bir duygu.

Belli deneyimlerimizin sonucu olarak suçlu hissetmek veya ötekini suçlu bulmak…

Hayatın ne kadarının sorumluluğunu alabiliriz, ne yapabilirdik, öteki ne yapabilirdi gibi sorgulamaları açar. Suçlanacak birini aramak, sorumluluğu üzerine almak istememekle veya alamamakla ilintili olabilir.

Suçluluğu kendi üzerimize alamayıp ötekine yığma yoluyla baş etmeye çalıştığımızda, sevgi ve iyilik kaynağı olarak algılanan nesnenin, ileride de iyi olma ihtimalini elinden almış oluruz.

Suçladığımız kişinin iki seçeneği kalır; ya suçu üzerine alıp onaracak ya da yıkılacak. Nesnenin yıkılması; üzülmek,kırılmak, en keskin biçimde de misilleme yapmak gibi farklı biçimlerde gözükebilir.

Yorum bırakın